Ereğli, Konya ilin güneydoğusunda yer alan Aksaray, Niğde, Karaman ve Mersin'e sınırı olan ve Konya'ya 147 km uzaklıkta bulunan ilçe. Ereğli adını; Bizans İmparatoru Herakliyüs adı ise Yunan mitolojisinde yarı tanrılaşmış bir kahraman olan Herakles'ten gelmektedir. “Herakliyüs” kelimesi zaman içinde Türkçenin ses yapısına uygun olarak; Herakle > İrakle > Eregle > Eregli > Eregliyye > Ereğli şeklini almıştır. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde ise I. Alaeddin Keykubad'ın Ereğli'den bir sefer dönüşü geçerken Peygamber Pınar'ı denilen (şu anda Akhüyük köyünde bulunan) çamurun, yaralı askerlerinin yaralarına şifa olduğundan dolayı buraya Erkili (Ereğli) dediği için adını buradan aldığı yazılır.
Tarih boyunca Hitit, Asur, Kimmer, Frig, Lidya, Pers, İskender İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu ve Bizans idaresinde kalan Ereğli, 9 asırda Bizans ile Abbasiler arasındaki mücadeleye sahne oldu. Anadolu Selçukluları zamanında Türklerin idaresine giren ve 1211-1216 arası Kilikya Ermeni Krallığı işgalinde kalan Ereğli, Anadolu Beylikleri zamanında Nure Sufi Bey'in kurduğu Karamanoğlu Beyliğinin 1250-1256 arası ilk başkenti olmuştur.[3] Fatih Sultan Mehmet devrinde Osmanlı topraklarına katıldı. 1553'de Kanuni Sultan Süleyman İran seferi dönüşünde çadır kurup konaklamış ve oğlu Şehzade Mustafa'yı Ereğlide boğdurtmuştur. 20 asırda Bağdat Demiryolunun geçmesi ile Ereğli'nin önemi daha da arttı.
Osmanlı Devletinin son döneminde Konya Vilayetine bağlı bir kaza merkezi olan Ereğli, cumhuriyet döneminde de il olma durumunu devam ettirdi. Deniz seviyesinden 1054 m yüksekte bulunan Ereğli'nin nüfusu 148.161'dir (95.734'ü merkezde). 2260 km² yüzölçümüne sahip ilçenin 6 belde belediyesi 44 köyü ve 36 mahallesi bulunmaktadır. İlçe halkının yarıdan fazlası geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlamaktadır.
İlçenin en önemli akarsuyu İvriz Çayı üzerinde kurulu İvriz Barajı, Ereğli'de hem tarım alanlarını sulamakta hem de içme suyu ihtiyacını karşılamaktadır. İlçedebaklagiller, sanayi bitkileri, meyve, sebze ve yem bitkileri yetiştirilmektedir. Ereğli’de yetiştirilen kirazların bir bölümü ihraç edilmektedir. Ereğli'de Selçuk Üniversitesine bağlı Ereğli Meslek Yüksekokulu, 1987 yılından beri eğitim faaliyetini sürdürmektedir. Ayrıca,yine Selçuk Üniversitesi bünyesinde 2010 yılında Ereğli Eğitim Fakültesi kurulmuştur.
Ulu cami, Ağalar Mescidi,kalaklar, Rüstem Paşa Kervansarayı, Roma Hamamı kalıntıları, çeşitli dömemlerde yapılmış türbeler ve köprüler ilçenin önemli tarihi esrleri arasındadır. Ereğli yakınlarında bulunan İvriz Kaya Anıtı Hititlerden günümüze gelen önemli bir kültür mirasıdır. Ereğli sanayisi ve tarımıyla birlikte hızlı yükseliş içindedir. Ayrıca yüz ölçümü ve nüfus acısından bazı illerden daha büyüktür. Ereğli beyaz kiraz üretimiyle dünya çapında söz sahibidir. Ereğli,Güney Kore'nin Kwangjin kenti ile kardeş şehir anlaşması imzalamıştır.
Önemli bir ilçe olan Ereğli, gerek milattan önce gerekse milattan sonra pekçok farklı uygarlığın birleşme noktası olmuştur. Ereğli, Anadolu Selçukluhükümdarları tarafından Türk egemenliğine sokulmuş, daha sonra devletin dağılmasıyla Karamanoğulları Beyliğine başkentlik yapmıştır. Daha sonraFatih Sultan Mehmed tarafından feth olunarak Osmanlı Devleti topraklarına geçmiştir. Cumhuriyetin ilanıyla Konya'ya bağlı bir ilçe olarak varlığını sürdürmeye devam etmiştir.
Nüfus
Yıl
|
Toplam
|
Şehir
|
Kır
|
1965[4]
|
89.788
|
38.362
|
51.426
|
1970[5]
|
103.058
|
46.727
|
56.331
|
1975[6]
|
107.370
|
50.354
|
57.016
|
1980[7]
|
118.919
|
56.931
|
61.988
|
1985[8]
|
130.719
|
68.749
|
61.970
|
1990[9]
|
116.847
|
74.283
|
42.564
|
2000[10]
|
126.117
|
82.633
|
43.484
|
2007[11]
|
134.438
|
94.542
|
39.896
|
2008[12]
|
135.161
|
93.161
|
42.000
|
2009[13]
|
135.008
|
95.056
|
39.952
|
2010[14]
|
135.071
|
95.658
|
39.413
|
2011[15]
|
136.346
|
97.610
|
38.736
|
Ereğli'de eğitim
2013 yılı verilerine göre 2'si özel 4 müstakil anaokulu, 3'ü özel 69 ilkokul, 2'si özel 44 orta okul, 3 Zihinsel Engelliler okulu, 2 özel eğitim merkezi ile birlikte toplam 122 ilk ve orta kademe okul bulunmaktadır. İlde 2'si Genel Lise, 1'i Fen Lisesi, 5'i Anadolu Lisesi, 1'i Anadolu Öğretmen Lisesi, 1'i Endüstri Meslek Lisesi, 1'i Kız Meslek Lisesi, 1'i Anadolu Ticaret Meslek Lisesi, 1'i Anadolu İmam Hatip Meslek Lisesi, 1'i Anadolu Sağlık Meslek Lisesi, 1'i Adalet Meslek Lisesi, 1'i Özel Sağlık Meslek Lisesi, 1'i Çok Programlı Lise, toplam 17 lise bulunmaktadır. Ayrıca 2 etüt merkezi, 8 dershane, 1 Rehberlik Araştırma Merkezi, 1 Mesleki Eğitim Merkezi, 1 Halk Eğitim M. ve Akşam Sanat Okulu bulunmaktadır. Cumhuriyetin erken dönemlerine ait eğitim hayatı bilgileri için Lise ve İvriz Köy Enstitüsü'nde de görev yapmış olan M. Ali Eren'in (1911-2001) Düşünce ve Anılar II adlı eserine bakabilirsiniz.
Etnografik yapı
Türkiye'de ki göçer toplulukların yoğun olarak yerleştikleri bir bölgedir. Tarihi süreçte göz önüne alındığında Toros eteklerinde yaylayan ve kışlayan göçer grupları bu bölgeyi zamanla mesken tutmuşlardır. Beğdili, Afşar, Varsak Türkmen boylarının yoğunluğu vardır. Bknz:Faruk Sümer. Ayrıca Türkmen nüfusunun yanında Horzum, Işıklı, Homanlı ve Tekeli yörük boylarınında yerleşik oldukları açıktır. Bu Türkmen ve Yörük boylarının köylerinden bazıları şunlardır: Karaburun, Melicek, Yellice gibi yörük köyleri ve de Sazgeçit, Çiller, Tatlıkuyu, Adabağ gibi de Türkmen yerleşimleri mevcuttur.Bunların yanın da da etno kimlik yapısı yerli olarak adledilen Ereğli yerlileri de hatırı sayılır bir yoğunluğa sahiptir. Balkan Savaşı sonrası Geç dönem Osmanlı ve de Erken Dönem Cumhuriyet politikaları sonucu Rumelide'ki Türk-Müslüman halkta bu bölgede yerleşmişlerdir. Bugün Muhacirler adı altında Ereğli'de yaşamaktadırlar.
Şive
Türkçenin Ereğli yöresinde kullanılan şivesinin Batı Anadolu ağızları içindeki konumu Prof. Dr. Leyla Karahan'ın Anadolu Ağızlarının Sınıflandırılması (Türk Dil Kurumu yayınları: 630, Ankara 1996) adlı çalışmasına göre, Konya'nın ilçelerinden farklı bir gruptadır:
Ereğli'nin Tarihçesi
Ereğli adını; Bizans İmparatoru Herakliyüs adı ise Yunan mitolojisinde yarı tanrılaşmış bir kahraman olan Herakles'ten gelmektedir. “Herakliyüs” kelimesi zaman içinde Türkçe'nin ses yapısına uygun olarak; Herakle ,İrakle ,Eregle ,Eregli ,Eregliyye ,EREĞLİ şeklini almıştır. Evliya Çelebi Seyahatnamesinde ise I. Alaeddin Keykubad'ın Ereğli'den bir sefer dönüşü geçerken Peygamber Pınarı denilen (şu anda Akhüyük köyünde bulunan) çamurun, yaralı askerlerinin yaralarına şifa olduğundan dolayı buraya ERKİLİ (Ereğli) dediği için adını buradan aldığı yazılır.
Tarih boyunca Hitit, Asur, Kimmer, Frig, Lidya, Pers, İskender İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu ve Bizans idaresinde kalan Ereğli, 9 asırda Bizans ile Abbasiler arasındaki mücadeleye sahne oldu.
Anadolu Selçukluları zamanında Türklerin idaresine giren Ereğli, Anadolu Beylikleri zamanında Nure Sufi Bey'in kurduğu Karamanoğlu Beyliğinin 1250-1256 arası ilk başkenti olmuştur.
Fatih Sultan Mehmet Han devrinde Osmanlı topraklarına katıldı. 20 asırda Bağdat Demiryolunun ilçeden geçmesi ile Ereğlinin önemi daha da arttı.
Osmanlı Devletinin son döneminde Konya Vilayetine bağlı bir kaza merkezi olan Ereğli, cumhuriyet döneminde de Konya'nın ilçesi olma durumunu devam ettirdi.
Deniz seviyesinden 1054 m yüksekte bulunan Ereğli'nin nüfusu 128.000'dir (83.000'i merkezde). 2260 km² yüzölçümüne sahip ilçenin 6 belde belediyesi 44 köyü ve 36 mahallesi bulunmaktadır. İlçe halkının yarıdan fazlası geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlamaktadır.
İlçenin en önemli akarsuyu İvriz Çayı üzerinde kurulu İvriz Barajı, Ereğli'de hem tarım alanlarını sulamakta ve içme suyu ihtiyacını da karşılamaktadır.
İlçede baklagiller, sanayi bitkileri, meyve, sebze ve yem bitkileri yetiştirilmektedir. Ereğli’de yetiştirilen kirazlar bir bölümü ihraç edilmektedir.
Ereğli'de Selçuk Üniversitesine bağlı Ereğli Meslek Yüksekokulu, 1987 yılından beri eğitim faaliyetini sürdürmektedir.
Ulu cami, Ağalar Mescidi, Rüstem Paşa Kervansarayı, Roma Hamamı kalıntıları, çeşitli dömemlerde yapılmış türbeler ve köprüler ilçenin önemli tarihi esrleri arasındadır.
Ereğli yakınlarında bulunan İvriz Kaya Anıtı Hititlerden günümüze gelen önemli bir kültür mirasıdır.
Ereğli sanayisi ve tarımıyla birlikte hızlı yükeliş icinde. Ayrıca yüz ölçümü ve nüfus acısından bazı illerden daha büyüktür.
Ereğli beyaz kiraz üretimiğle dünya çapında söz sahibidir.
Ereğli,Güney Kore'nin Kwangjin kenti ile kardeş şehir anlaşması imzalamıştır.
Ereğli İç Anadolu ile Çukurova arasında geçit bölgesinde bulunduğu için pek çok devletin egemenliğine geçmiş, tarihte önemli savaşların merkezi ve geçit güzergahı olmuştur. Anadolu’da M.Ö. 3000 ve 2000 yıllarında bir çok şehir devleti kurulmuştur. Önce Hititler tarafından kurulan Tuvana Krallığı (Tyana–Heraklia) da bu şehir devletlerinden biri olup, 1200-742 yılları arasında merkezi Ereğli olmak üzere hüküm sürmüştür. Bu krallıktan günümüze Kral Warpalavas‘a ait İvriz Köyü (Aydınkent) kaya kabartması kalmıştır. Tuvana Krallığı’nın yıkılmasından sonra Asurluların egemenliğine geçen Ereğli pek çok savaşa şahit olmuştur.
Ereğli M.Ö. 64 yılında bütün Anadolu ile birlikte Romalıların eline geçmiş 395 yılında Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılmasıyla Doğu Roma (Bizanslılar) İmparatorluğunun sınırları içerisinde kalmıştır. Arapların Doğu Roma İmparatoru Heraklius ‘u yendikleri Yermük .savaşından sonra Adana ve Tarsus ‘tan Toroslara kadar ilerleyen Hz.Ömer Bizans akınlarına karşılık İç Anadolu ‘ya yapılan akınlar sırasında Ereğli ‘nin gelirinin Beytül Mal’a gönderilmesini Bizans’a kabul ettirmiştir. Abbasi Devletinin zayıflamasıyla tekrar, Bizans hakimiyetine geçen Ereğli’yi Bizanslılar bir üst olarak kullanmışlardır.
Ereğli Malazgirt Savaşı’ndan altı yıl sonra (1077) Kutalmışoğlu Süleyman Şah .zamanında Anadolu Selçuklularının eline geçmiştir. Karamanoğlu Mehmet Bey, 1276 yılında Konya’yı alarak Karamanoğulları Beyliğini başkent yaptı ve Ereğli bu Beyliğe bağlanmış oldu. 1398‘de Osmanlı topraklarına katılmışsa da daha sonra ki zaman sürecinde Karamanoğulları ile Osmanoğullları arasında el değiştirmiştir . 1457 yılından itibaren kesintisiz olarak Osmanlı yönetimine girmiştir. Osmanlılar zamanında Ereğli ‘ye bir çok vakıf, camii, kervansaray, türbe yapılmıştır. Ulu cami, Rüştem Paşa Kervansarayı, Şifa Hamamı kullanılmaktadır.
Milli Mücadele döneminde Adana ve çevresini işgal eden Fransızlar, Akdenizi Anadolu'ya bağlayan yol üzerinde bulunan Ereğli‘yi işgal etmeyi planlamıştır. Ancak Ereğli Guvarnörlük‘üne yazılan bir mektubun Ereğli postanesinde ele geçirilmesiyle işgal planı anlaşılmış, Niğde’de bulunan 126 Alay Komutanı Alb. Rüştü Bey Ereğli‘de Kuva-i Milliye’yi kurmuş, Ereğli’yi işgale gelen bir Fransız Yüzbaşısı ve evrimdeki askerlere bu fırsatı vermemiştir. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Konya iline bağlı bir ilçe olarak örgütlenmiştir.
EREĞLİ VE TARİHİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER
Ereğli ismi ülkemizde 15 ayrı yerleşim yerinde kullanılmaktadır. Ancak bunların en tanınmışı Konya Ereğli’dir.Ereğli yeşilliğiyle, modern kentleşmesiyle, zengin maden kaynaklarıyla, İvriz Çayı'nın suladığı bereketli topraklarıyla ve Lykonia, Klikya ve Kapadokya üçgeninin uç noktasında yer alan Ereğli antik yollarının kesiştiği bir merkezde bulunması nedeni ile ,insanlık tarihinin ilk evrelerinden itibaren yüksek kültürlerin buluştuğu, Konya’mızın nadide ilçelerinden biridir.
Ereğli kuzeyde Toros dağlarının eteğinden başlar ve engebesi giderek azalarak Konya Ovasına yayılır. İlçe Merkezinin 20 km güneyinden geçen Toros Dağlarından başka sönmüş Volkan Dağları Hasan Dağı (3258 m) ve kuzeybatı Karacadağ ile çevrilidir. En önemli akarsuyu İvriz Çayı’dır. Üzerine kurulu İvriz barajı ile Ereğli’de tarım alanlarının sulanmasını sağlayan İvriz Çayı, diğer taraftan Ereğli’nin içme suyu ihtiyacını da karşılamaktadır. Ereğli, İç Anadolu yaylasının Konya Ovası ile güneye uzanan ve Toroslar'da son bulan, denizden 1054m yükseklikteki düzlüğe kurulmuş olup ilçe 37 - 38 kuzey enlemi ile 35,5 - 34,5 doğu boylamı arasındadır. 2260 kilometrekarelik bir alana sahiptir. Doğusunda Ulukışla, kuzey doğusunda Bor, kuzeyinde Aksaray, kuzey batıda Karapınar, batısında Ayrancı,güneyinde Halkapınar ve Toros Dağları ile İçel ili bulunmaktadır.
Ereğli Ovasına hayat veren su kaynaklarının hepsi de Toros Dağları çıkışlıdır. Kar, yağmur beslemelidir. Su yönünden zengin bir beldedir. XX. Yüzyılın ikinci yarısına kadar sadece akarsular ile sulanan arazi, son yıllarda yer altı sularından da büyük boyutlarda faydalanmaktadır. Akarsularının yıllık ve aylık debileri arasında çok büyük farklar vardır.Bugün için Halkapınar ilçesi sınırlarında kalan İvriz Çayı hem Ereğli ovasında tarım arazisinin sulamasında hem de şehir içme suyu olarak kullanılmaktadır. Bu çay üzerinde sulama amaçlı İvriz Barajı bulunmaktadır.
Toros Dağlarının kuzey eteklerinden çıkan Delimahmutlu ve İvriz Çayları ile yer altı sularının bolluğu ilçemizin yeşil Ereğli adıyla anılmasını sağlamaktadır. Akarsu kıyılarında söğüt, kavak ve çeşitli tabii yeşillikler vardır.
İlçemiz Ereğli'de meyvecilik de hayli gelişmiş durumdadır. Özellikle beyaz kiraz, Napolyon kiraz vişne, elma olmak üzere çeşitli meyve ağaçları yetiştirilmektedir. Orman İşletme Şefliği'nce ağaçlandırma faaliyetleri artarak devam etmektedir. Bu çalışmalar sonucu 494845 hek. alan, karaçam, ardıç ve meşe ile ağaçlandırılmıştır. Dağlık bölgelerde az çok çalılık ve orman örtüleri görülmektedir. Ereğli'nin 1997 genel nüfus sayımı sonuçlarına göre toplam nüfusu 118.929' dur. Bu nüfusun 77.790'u ilçe merkezinde 41.150'si köy ve kasabalarda yaşamaktadır.
Ereğli İç Anadolu Bölgesine hakim tipik bir kara iklimi görülmektedir. Yazları sıcak ve kurak , kışları soğuk ve kar yağışlıdır.
İvriz kaya kabartma anıtı
Konya Ereğli'ye gelmişken, 21 km uzaktaki İvriz'i mutlaka görmek gerekiyor. Ereğli Belediyesi İvriz yolunun en uygun bölümlerine tabelalar yerleştirmiş. Böylece kimseye sormadan, İvriz'e ve görkemli kaya anıta ulaşabiliyorsunuz. Tuwana krallığından zamanımıza kadar en önemli kabartma, geç Hitit dönemine ait ve Tuwana kralı Warpulowas tarafından M.Ö. 8. yüzyılda yaptırılmış.
Bereket tanrısı Tarhundas ile onun karşısında ibadet eden Kral Warpulowas figürleri ve arka kısmındaki Hitit hiyeroglif yazısında; "Ben hakim ve kahraman Tuwana kralı Warpulovas. Sarayda bir prensken, bu asmaları diktim. Tarhundas onlara bereket ve bolluk versin." deniliyor. Kabartmada Hitit sanatından başka, Asur ve Frig sanatı etkileri de görülüyor.
Yazın inanılmaz derecede soğuk bir suyun bulunduğu İvriz, ceviz, ceviz büyüklüğünde kiraz, fındık ve üzümüyle ünlü. Baraj gölü çevresi ise keyifli kır lokantaları ile konukları ağırlıyor.
|